Nefes

Geçmişe Özlem Neden Duyuyoruz?


Geçmişe özlem sık yaşadığımız duyguların başında geliyor. Hatta her bayram “Nerede o eski bayramlar?” cümlesini yaşı ilerleyenlerden daha çok duyarız. Peki neden geçmişe özlem duyduğumuzu merak ediyor musunuz?

Francis Galton adlı İngiliz bir bilim insanı belki de eski günleri neden bu kadar çok andığını, geçmişe özlem duyduğunu merak edip 1897 yılında kendi üzerinde bir hafıza deneyi yapmaya karar vermiş.

Bir gün sokağa çıkıp yürümüye başlamış ve etrafında gördüğü her şeyi bir süre not etmiş. Daha sonra yazdığı her nesnenin yanına, bu nesnelerin kendisine neyi hatırlattıklarını yazmış. Kayıtlara geçen bu hafıza deneyinden Galton şu sonucu çıkarmış:

“Beynin hatırladığı şeylerin yaklaşık %85 lik kısmı çocukluk dönemi ile ilgili.” …

İnsan yeni bir deneyim yaşadığında, tüm detaylar tek tek beyne işleniyor ve bu ilk model beyinde çok güçlü yer tutuyor. Daha sonraki benzer deneyimleri beyin detaylı olarak kayıt etmiyor ve “Bunu biliyorum.” diyerek geçiyor.

Doğal olarak her zaman çok güçlü olan ilk deneyimlerini hatırlıyor. Bu yüzden ilk kalabalık bayram ziyaretlerini, ilk bayramlık rugan ayakkabıları, ilk toplanan bayram parasını, ilk kapı kapı gezerek şeker istemeyi hiçbir zaman unutmuyor. 😇😇

Benzer şekilde ilk aşk bu yüzden unutulmuyor.

Ya da hatırladığınız ilk yaşgününüz.

İlk deneyimden sonra yaşanan benzer deneyimler beyinde yeni bir model oluşturmadığı için yeni bir tat da vermiyor.

Biz de aslında geçmişi değil, yaratılan o ilk güçlü deneyimi özlüyoruz.

Geçmişe özlem dediğimiz şey aslında bu.

O yüzden yeni anları ilerde daha çok hatırlamak, yaşamdan daha fazla keyif almak için mümkün olduğu kadar 5 duyumuz ile “anda kalarak” yeni deneyimler yaşamaya çalışmak gerekiyor.

Geçmişe Özlem Bitsin Diyorsan, Yeni Deneyimler Yaşaman Gerekiyor

Örneğin hiç görmediğiniz bir yere gitmek, yeni insanlarla tanışmak, hiç tatmadığınız lezzetler tatmak veya hiç dinlemediğiniz bir müzik grubundan canlı müzik dinlemek iyi bir alternatif olabilir.

Bunları yapamıyorsanız da en azından bayram rutinizi değiştirin. Ziyaret ettiğiniz büyükler, telefon ettiğiniz, mesaj attığınız kişiler bile aynı sırada aynı formatta olmasın.

Unutmayın, beynimiz aynı şeyleri tekrarlıyorsa, “Ben bunu daha önceden yaşadım, geç” diyor ve yaşamın keyfi kaçıyor.

Bu aralar yaşamınızda sürekli tekrar eden bir döngünün içindeyseniz, yaşam enerjinizin düştüğünü hissediyorsanız, harekete geçmekte adım atmakta zorlanıyorsanız dönüşüme nefes seansları ile başlayabilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir